Borçlunun konkordato talepli dava ikame etmesi sonucunda gerekli şartların bulunması halinde borçluya
İİK.m.286 uyarınca geçici mühlet kararı ile birlikte konkordato komiseri ataması yapılır. Geçici
mühlet süresinin bitiminden evvel kesin mühlet şartlarının oluşması halinde borçlu hakkında kesin
mühlet kararı verilecektir. Kesin mühletin verilmesi halinde konkordato komiserleri tarafından
alacaklıların alacaklarını bildirmesine ilişkin davet ilanı yayınlanır ve 15 gün içerisinde alacak
kaydının yapılması gerektiği ilanda bildirilir. Kaydı talep edilen alacaklara ilişkin beyan ve belgeler
konkordato komiserliğince alınır. Kaydı talep edilen alacaklar ile ilgili konkordato komiseri İİK.m.300
uyarınca borçlunun beyanını alır ve borçlunun beyanı ile kabul etmediği ve itiraza uğrayan kısım
çekişmeli alacak haline gelir. Kanun koyucunun da düzenlemesi dikkate alındığında bir alacağı
çekişmeli hale getirmek sadece borçlunun beyanıyla mümkündür.
Yukarıda kısaca belirtilen konkordato alacak kaydı ve alacağın çekişmeli hale gelmesine ilişkin
prosedürden sonra çekişmeli alacakların durumu hakkında açıklamalara geçilmesi gerekmektedir.
Çekişmeli Alacakların Mahkemece Tespit Edilmesi
Konkordato komiserliğine yapılan alacak kayıtlarına ilişkin konkordato komiserinin borçlunun
beyanını alması ve borçlunun beyanı ile alacağın çekişmeli hale gelmesiyle çekişmeli hale
gelen alacağa ilişkin komiserlik tarafından alacaklıya bildirim yapılır. Uygulama da alacaklıya
bildirim yapılması yaygın olsa da kimi durumda komiserler tarafından alacakların itiraza uğradığı
alacaklıya bildirilmemekte borçlu tarafından kabul edilen alacak miktarına ilişkin dosyaya rapor
sunulmasıyla yetinilmektedir.
Genel uygulama komiserler tarafından alacaklıya itiraza uğrayan
kısım hakkında bildirimde bulunulması şeklinde olmakla birlikte her halükarda komiser raporuyla da
alacağın çekişmeli hale geldiği tespit edildiğinde alacaklı tarafından aynı prosedür uygulanacaktır.
Alacaklıya komiserler tarafından yapılan bildirimde borçlunun kabul edilmeyen kısma ilişkin beyanı
ve bu kısma ilişkin mahkemeye başvuru yapılabileceğine ilişkin ihtar yer almaktadır. Alacaklıya
alacağının kabul edilmeyen ve çekişmeli hale gelen kısmına ilişkin komiserler tarafından yapılan
bildirim üzerine alacaklı mahkemeye başvurarak alacağının tespit edilmesini talep edebilir.
Alacaklılar tarafından yapılan başvuru üzerine mahkemece İİK.m.302/6 “Çekişmeli veya geciktirici koşula
bağlı yahut belirli olmayan bir vadeye tabi alacakların hesaba katılıp katılmamasına ve ne oranda
katılacağına mahkeme karar verir. Şu kadar ki bu iddialar hakkında ileride mahkemece verilecek
hükümler saklıdır.” düzenlemesi uyarınca çekişmeli alacaklıların hangi oranda nisaba katılacaklarının
belirlenmesi için dosya bilirkişiye/komiserlere tevdi edilerek çekişmeli alacaklar hakkında rapor
alınmasına karar verilebileceği gibi alacaklılar tarafından dosyaya sunulan kayıtlar dikkate alınarak
yapılan inceleme ile çekişmeli alacakların hangi oranda nisaba dahil edileceğine karar verilebilir.
Mahkemece bilirkişi/konkordato komiserlerine çekişmeli alacaklar hakkında rapor düzenlenmesi için
dosyanın tevdi edilmesi halinde raporun sunulması akabinde İİK.m.302/6 uyarınca çekişmeli alacaklar
hakkında karar verilir. Mahkemece verilen bu karar alacaklının alacağını kesin olarak tespit etme
niteliğinde olmamakla birlikte alacaklının konkordato alacaklılar toplantısına katılacağı nisabı
belirleme niteliğindedir. Borçlunun konkordato projesinin yapılan yargılama sonucunda tasdik edilmesi
halinde alacağının kabul edilmeyen ve çekişmeli hale gelen kısmı ile ilgili her alacaklı çekişmeli
alacak hakkında İİK.m.308/b uyarınca dava açabilecektir.
“Çekişmeli alacağın nisaba katılıp katılmamasına ve ne oranda katılacağına dair yapılan inceleme,
alacağın esasına ilişkin ayrıntılı bir inceleme olmayıp, yalnızca söz konusu alacaklılara oy hakkı
tanınıp tanınmayacağına yöneliktir. Alacağın mevcudiyeti ve miktarı hakkındaki karar, söz konusu
alacağı esastan inceleyecek mahkemeye ait olacaktır. Bildirilen alacağın bir kısmının borçlu tarafından
itiraza uğrayarak kabul edilmemesi ve itiraza uğrayan kısmın nisaba dahil edilmemesi, alacaklının bu miktarda
alacağı bulunmadığına dair maddi anlamda kesin hüküm oluşturmayacaktır.”
(İstanbul BAM, 17. HD., E. 2020/2383 K. 2021/242 T. 18.2.2021)
Çekişmeli Alacakların Mahkemece Tespit Edilmesi
Konkordato projesinin tasdiki halinde alacağı çekişmeli hale gelen alacaklı İİK.m.308/b
uyarınca konkordato tasdik kararının ilanından itibaren 1 ay içerisinde genel yetki kuralları
uyarınca çekişmeli alacak hakkında dava açması gerekmektedir. Alacaklının açacağı dava da
çekişmeli hale gelen alacak miktarıyla birlikte alacağın niteliği bakımından ihtilaf bulunmakta
ise bu husus da dava konusu edilir. Çekişmeli alacak hakkında dava açılabilmesi için TTK.m.5/A
uyarınca arabuluculuğa başvurulması gerekmektedir. Çekişmeli alacak davasında arabuluculuğun
dava şartı olduğuna ilişkin BAM kararı aşağıda paylaşılmaktadır.
“Somut olayda, dava tarihinde yürürlükte bulunan TTK 5/A maddesinde ticari davalarda konusu
bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmasından önce
arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak düzenlenmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan
TTK 5/A maddesine göre TTK'nın 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan,
konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce
arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Somut dava, davalı tarafından itiraz edilen ve
çekişmeli hale dönüşen miktarın konkordato nisabına dahil edilmesi talepli İİK 308/b madde
kapsamında açılan ve genel hükümlere göre görülmesi gereken ticari nitelikli alacak davası
olduğundan, TTK 5/A maddesi kapsamında arabuluculuk dava şartına tabi davalardandır. Davacı,
dava açmadan önce arabuluculuğu başvurduğuna dair beyanda bulunmadığı gibi dosya içerisinde de
arabuluculuğa başvurulduğuna (ve sona ermesine) ilişkin belge de bulunmamaktadır.
Bu durumda mahkemece 6325 sayılı yasanın 18/A-2 maddesine göre davanın dava şartı
yokluğundan usulden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durum söz konusu değildir.
Sonuç itibariyle; dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan
delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; mahkeme
kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b1 maddesi
gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.”
(İstanbul BAM, 13. HD., E. 2020/1616 K. 2020/1268 T. 12.11.2020)
Çekişmeli alacak davasının 1 aylık süre içerisinde açılmaması alacağın bulunmadığı anlamına gelmemektedir.
Bu süre içerisinde dava açılmamasının çekişmeli alacaklı açısından konkordato tasdik kararı verilen
mahkeme tarafından çekişmeli alacaklara ilişkin teminat yatırılmasına karar verilmişse bu teminattan
yararlanma imkanını kaybetmesi ve konkordatoyu feshettirme hakkının düşmesi şeklinde sonuç doğuracaktır.
Çekişmeli alacağa ilişkin yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmesi halinde tespit
edilen alacağın konkordato tasdik kararı kaldırılmamış veya konkordato feshedilmemişse konkordato
projesi kapsamında yapılan ödemelere dahil edilerek ödenmesi talep edilecektir. Konkordato davasını
yürüten mahkeme tasdik kararı ile teminat yatırılmasına karar vermiş ve proje kapsamında borçlu
tarafından alacaklılara ödemelere başlanmışsa, çekişmeli alacak davasında karar verildiği tarih
itibariyle ödeme planına göre muaccel olan taksitler yatırılan teminattan çekişmeli alacaklıya ödenecektir.
SONUÇ
Yazı içeriğimizde de belirtildiği üzere konkordato talep eden borçludan alacaklı olanların alacak
kayıtlarını süresi içerisinde yapması önem arz etmektedir. Bunun yanı sıra yapılan alacak kayıtlarını
çekişmeli hale getirebilecek kişi sadece borçludur. Borçlunun beyanı ile çekişmeli hale gelen alacaklı
mahkeme tarafından çekişmeli alacağı hakkında karar verilmesini talep edebilir, mahkemece verilen karar
neticesinde alacak miktarında hala eksiklik bulunması halinde konkordatonun tasdik kararının ilanından
itibaren 1 ay içerisinde çekişmeli alacak hakkında dava açması mümkün olacaktır.
Çekişmeli alacak davasında alacak miktarında olan çekişme dava konusu edilebileceği
gibi alacağın niteliğinin de dava konusu edilmesi mümkündür. Dava açılmadan önce
arabuluculuğa başvurulması önem arz etmektedir.
Kaynakça
*Kale, Serdar, 7101 Sayılı İcra ve İflas Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Çerçevesinde İflas Dışı Adi Konkordato, İstanbul Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi 5 (1), Bahar 2018
*Dr. Öğr. Üy. Çiğdem Yazıcı, Bankacılar Dergisi, Sayı 116
*Uyar, Talih, Yeni Konkordato Hukukumuzun Temel İlkeleri, 2. Bası, Ankara-2019
Öztek, Selçuk; Budak, Ali Cem; Tunç Yücel, Müjgan; Kale, Serdar; Yeşilova, Bilgehan, (2019) Yeni Konkordato Hukuku
*Prof. Dr. Hakan Pekcanıtez/ Prof. Dr. Güray Erdönmez 7101 Sayılı Kanunla Yürürlüğe Giren Konkordato Hükümlerinin Değerlendirilmesi, Bankacılar Dergisi, Sayı 105